Başarılı yönetmen Reha Erdem’in Zoom üzerinden çektiği kara komedisi Seni Buldum Ya!, yarından itibaren (13.03.2021) MUBI’de gösterime giriyor.
200’e yakın ülkede izlenebilecek filme özel hazırlanan “Çevrimiçi Gala” yarın akşam saat 20:00’de başlayacak.
Gösterim öncesi Muammer Brav’ın sunumuyla gerçekleşecek kırmızı halı seremonisine Reha Erdem’in yanı sıra filmin oyuncuları Serkan Keskin, Nihal Yalçın, Bülent Emin Yarar, Ezgi Mola, Taner Birsel, Tilbe Saran, Esra Bezen Bilgin, Tansu Biçer ve Ecem Uzun katılacak
Gösterimin ardından Reha Erdem’in sinema yazarı Esin Küçüktepepınar’ın sorularını yanıtladığı bir sohbet yayında olacak.
Karantinayı fırsat bilip çevrimiçi bir suç ağı kurmuş iki dolandırıcının yaşadığı trajikomik olayları konu alan film 13 Mart’tan itibaren sadece MUBI’de izlenebilecek.
Nihan Belgin, sevdiğim bir yönetmen/oyuncu arkadaşım. Ancak burada bir arkadaş kayırması yaşanmayacak. Zira her şeyden önce pandemi sürecini halihazırda yaşarken ve etkilerini hissederken, yine pandemi ile ilgili bir film çekme fikri ve bunun fikirde kalmayıp kolların sıvanmış olması bana göre yeterince kıymetli.
Nihan, bu filmi hem yazmış, hem çekmiş, hem filmde oynamış hem de kurgulamış. Sevgili Umut Beşkırma da ona görüntü yönetmenliği desteği vermiş.
Nihan, daha önce birçok uzun metraj ve belgesel projeleriyle karşımıza çıkan ve çok yönlü çalışmalar yapan bir genç kadın yönetmen.
Karantina sürecinde hepimiz gibi evde kendisiyle, iç sesiyle ve televizyonun sesiyle başbaşa kalan bir kadın ve ıssız İstanbul sokaklarında volta atarken farkına vardıkları… Siyah beyaz, melankolik bir kısa film “Kendini Yalnızca Kendinde Yok Et”. Teaser’ını buradan izleyebilirsin:
Sürecin herhangi bir bireydeki varoluşsal farkındalıklarını konu almış iç sesini bizimle paylaşırken Nihan. İstanbul’un koşturmasından daralan ruhum bu sessizlikte günden güne iyileşirken birileri ise hastalanıyor, bu nasıl bir paradoks, demeye getiriyor.
Gel de özdeşleşme.
En sevdiğim cümle de şu oldu: Zaten bu dünyada her şey biz kendimizle başbaşa kalmayalım diye tasarlanmadı mı?
Filmi estetik yönden çok başarılı buldum. Siyah beyaz tercihi, kamera açıları, mekanlar, müzikler tam da olması gerektiği gibi olmuş, hikayenin ruhuna uymuş.
Kendini Yalnızca Kendinde Yok Et
Filmle ilgili şöyle bir hisse kapıldım. Zaten çekilmesi gereken bir filmdi ve tam da o sadelikte çekilmiş. Bazı sanat eserleri öyle hissettirir ya, bu şarkı, bu şiir zaten olmalıydı, cuk oturmuş ve yerini bulmuş, artık o tarihte yerini aldı, gibi hissettirir. Sanki bu film de öyle bir his verdi bana. Yerini bulan, cuk diye oturan, sadeliğiyle, söylemesi gerekeni söyleyip çekilen.
Pandemi ile ilgili eminim pek çok film projesi gündemdedir. Çekmekte olanlar vardır, çekecek olanlar vardır. Duyduğum bir belgesel projesi vardı yine genç bir yönetmen olanEkrem Doydu‘nun. Ancak pandemiyi konu alan ilk izlediğim film bu sade ve etkili kısa film oldu. O kadar zengin bir kaynak ki şu an bence yaşananlar. Sanat gözüyle, felsefi gözle, varoluşsal gözle, edebi gözle, müzikal ya da estetik anlayışlarla vs bakılabilecek çok fazla köşesi, bucağı, yönü var. Nihan Belgin hızlı davranan bir yönetmen oldu. Bakalım daha neler izleyeceğiz bu dönemin meyvesi olarak.
Kendini Yalnızca Kendinde Yok Et, 25 Mayıs – 1 Haziran tarihleri arasında, yani 1 hafta boyunca online olarak izlemeye açık. Sonrasında filmin festival serüveninin başlaması planlanıyor. Bu hafta kaçırma izle derim ve yorumlarını beklerim. Filmi bir hafta boyunca buradan izleyebilirsin: