Adalar Müzesi Cep Sinemasında her Cuma nefis bir film gösterimi var, takip eden Cumartesi Pazar ise Cuma kaçıranlar için aynı filmin yeniden gösterimi mevcut.. Yer ayırtmak için lütfen Adalar Müzesi ile iletişime geçiniz.
Bazı Cumalar film öncesi söyleşiyoruz. İşte ilk söyleşimiz:
Sinema Yazarları Derneği, 54. Türkiye Sineması Ödülleri’nin 11 daldaki adaylarını belirledi. Azra Deniz Okyay’ın ilk uzun metrajı Hayaletler, En İyi Film dahil dokuz dalda adaylık elde ederek en çok aday çıkaran film oldu. Onu yedişer adaylık ile Aşk, Büyü vs ve Bilmemek ve altı adaylıkla Gölgeler İçinde izledi. Aşk, Büyü, vs’ın yönetmeni, senaristi ve müzisyeni Ümit Ünal, bu dallarda üç adaylık elde etmiş oldu.
54. SİYAD Ödülleri için adaylık elde eden tüm filmler ve adaylık sayıları şöyle: Hayaletler (9), Aşk, Büyü vs (7), Bilmemek (7), Gölgeler İçinde (6), Bağlılık: Hasan (5), Bir Nefes Daha (5), Cemil Şov (5), İnsanlar İkiye Ayrılır (5), Sen Ben Lenin (5), Plaza (1).
Belgesel, kısa film ve fantastik film dallarındaki SİYAD ödülleri adayları önümüzdeki günlerde belirlenecek.
54. SİYAD Türkiye Sineması Ödülleri’ni kazananlar ise SİYAD üyelerinin yapacağı ikinci tur oylamanın ardından Mart ayında yapılması planlanan törende açıklanacak.
Beykoz Kundura, 27 Ekim UNESCO Dünya Görsel ve İşitsel Kültürel Miras Günü’nü 2021 Fransa yapımı The Méliès Mystery / Méliès’in Gizemi adlı belgeselin gösterimi ile kutluyor.
Film Fransız yönetmen Georges Méliès’in sıradışı hayatını ve kayıp filmlerinin kurtarılması sürecinde yaşanan inanılmaz olayları anlatırken; bilimkurgu sinemasının ilk örneği “Le Voyage dans la lune / Aya Yolculuk” (1902) başta olmak üzere sinema tarihinde birçok ilklerin yaratıcısı olmuş bu efsanevi sinemacının mirasını hatırlamaya ve anlamaya davet ediyor.
Éric Lange’ın yönettiği ve film tarihçilerinin yanı sıra Fransız yönetmenler Costa-Gavras ve Michel Gondry’nin görüşlerine yer veren film, Georges Méliès’in kurtarılmış ve restore edilmiş 13 filmini görme fırsatı da sunuyor.
Méliès’in Gizemi’ni 27 Aralık’a dek Kundurama’da Türkçe altyazılı ve ücretsiz izleyebilirsiniz.
Yönetmen Julie Ducournau‘nun ikinci yapımı olan film, çocukluğunda bir araba kazasından kurtulduktan sonra arabalarla sevişen bir kadın katilin hikayesini anlatıyor. Cannes tarihinde Altın Palmiye’yi alan ikinci kadın yönetmen oldu Ducornau. 1993 yılında gerçekleşen 46. Cannes Film Festivali’nde en iyi film ödülünü Chen Kaige ( Elveda Cariyem ) ve Jane Campion (Piyano) paylaşmışlardı.
Titane adlı film, bu yıl festivalde gösterilen en şaşırtıcı filmlerden biri olarak değerlendirilmiş ve bir yandan çok sert eleştiriler de almış.
Bu yılki ödül töreni, Covid önlemleri sebebiyle eskiden olduğu gibi görkemli ve gösterişli geçememiş.
Cannes’ın en prestijli ikinci ödülü olan Grand Prix, Oscar ödüllü İranlı yönetmen Asghar Farhadi’nin A Hero (Bir Kahraman) filmi ile Juho Kuosmanen’in Compartment No 6 (6 Numaralı Kompartman) arasında paylaşıldı.
Bu sene öne çıkan ödüller şöyle:
Palme d’Or: Titane – Julia Ducournau Grand Prix: Asghar Farhadi — A Hero and Juho Kuosmanen — Compartment No. 6 En İyi Yönetmen: Leos Carax — Annette En İyi Aktör: Caleb Landry Jones — Nitram En İyi Aktris: Renate Reinsve — The Worst Person in the World Jüri Özel: Nadav Lapid — Ahed’s Knee and Apichatpong Weerasethakul — Memoria En İyi Senaryo:: Ryûsuke Hamaguchi — Drive My Car
40. İstanbul Film Festivali, 18 Haziran – 4 Temmuz arasında yeniden sinema salonlarında izleyicilerle buluşacak. Gösterimler ayrıca çevrimiçinde de sürüyor olacak. Uluslararası Yarışma gösterimleri Atlas 1948 Sineması ve Kadıköy Sineması’nda gerçekleşecek.
Aralarında Uluslararası Yarışma ve festivalin Galalar bölümü filmlerinin de yer aldığı 16 uzun ve 6 kısa metrajlı film, festivalin çevrimiçi gösterim platformu filmonline.iksv.org üzerinde erişime açılacak ve Türkiye’nin her yerinden izlenebilecek.
Festival biletleri passo.com.tr/tr üzerinden ve İKSV ana gişeden 14 Haziran Pazartesi 10.30’da başlayacak İKSV Lale Kart üyelerine yönelik indirimli ön satışların ardından, 17 Haziran Perşembe 10.30’da genel satışa açılıyor.
24. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali tüm hızıyla sürüyor.
Her Biri Ayrı Renk bölümünde yer alan 12 film arasından FIPRESCI Ödülü’nün kazananı belli oldu. FIPRESCI jürisi, ödüle, Samaher Alqadi’nin yönettiği Benim Bedenim/As I Want filmini layık gördü.
Jüri üyeleri gerekçesi: “Farklı sinema tekniklerini bir araya getirerek, Mısır’daki Arap Baharı kadınlarının ve bu kadınların süren eşitlik ve insan hakları mücadelesinin portresini çizmek için kameranın imkânlarını araştırma yolundaki özgün yaklaşımından ötürü ödülü Samaher Alqadi’nin Benim Bedenim filmine veriyoruz.”
Samaher Alqadi’nin 2011 Mısır Devrimi’nin ikinci yıldönümünde yapılan gösterilerde sokakta meydana gelen toplu tecavüzlere karşı Mısırlı kadınların isyanını anlattığı Benim Bedenim/As I Want Berlin Film Festivali’nde de gösterilmişti.
Samaher Alqadi: “Üç yıl boyunca kameramı hiç kapatmadan çekim yaptım, sokaklardaydım. Kamera bana büyük bir güç verdi, kamerayla sokaklarda olmak bir manifestoydu. O kadar çok çekim yaptım ki, filmde çektiklerimin hepsini kullanamadım. Filistin’de çektiğim kısımları ikinci filmde kullanacağım. Mısır’da kadınlar kendilerini ifade etme konusunda güçlük yaşıyorlar, sorunları halının altına süpürüp hayatlarını sürdürmeye çalışıyorlar. Şiddete uğrayan çok kadın var. Filmde Mısır’daki bu devrimci hareketi anlatıyorum ama aslında hikâye bendim, sadece film yapmak için yapmadım bu filmi. Çocukluğumda başıma gelenler hakkında konuşabileceğimi hiç düşünmezdim. Kadınları konuşmaya teşvik etmenin tek yol olduğunu düşünüyorum. Benim için film yapmaktan çok bir iyileşme süreciydi bu,” dedi.
Benim Bedenim/As I Want yarın (11 Haziran 2021) festival kapsamında 12.00 seansında Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde gösterilecek. Biletler Biletix’de satışta!
24. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali – 2021
Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’nde Fiziki Gösterimler Ankara’da Başlıyor!
24. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali fiziki gösterimleri başlıyor. Pandemi koşulları ve yayınlanan genelge uyarınca sınırlı sayıda katılımcı ile basına kapalı olarak 4 Haziran’da gerçekleşen tören festivalin YouTube, Twitter, Instagram ve Facebook hesabından, ABBTV YouTube hesabından ve ankara.com.tr üzerinden 19.00’da canlı olarak yayınlandı.
Törende, 24. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’nin her yıl sinemamızdaki kadın emeğini görünür kılmak ve yeni kuşak kadın sinemacıları cesaretlendirmek üzere verdiği ödüller sahiplerini buldu. Genç Cadı Ödülü oyuncu Ahsen Eroğlu’ya, Bilge Olgaç Başarı Ödülleri oyuncu-şarkıcı Ayta Sözeri, oyuncu Demet Evgar, müzisyen Ekin Fil ile Köprüde Buluşmalar Yöneticisi Gülin Üstün’e ve Onur Ödülleri oyuncu Nur Sürer ile oyuncu-şarkıcı Zuhal Olcay’a verildi.
Tema Ödülleri de kadınların kazanılmış haklarını korumak amacıyla kurulan EŞİK- Eşitlik İçin Kadın Platformu, Arjantin’de başlayan ve kadın cinayetlerine karşı mücadeleleri tüm Latin Amerika’ya yayılan Ni Una Menos (Bir Kişi Daha Eksilmeyeceğiz) ve Polonyalı kadınların kürtaj hakkı mücadelesinden doğan, kadın grevi pratiğiyle kadınların temel haklarını savunan Strajk Kobiet’e (Kadın Grevi) verildi.
Gösterimler yarın başlıyor!
5-11 Haziran tarihleri arasında yapılacak fiziki gösterimler, 1 Haziran’da açıklanan genelge uyarınca saat 22.00’deki sokağa çıkma kısıtlaması nedeniyle Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde ve CerModern’in kapalı salonunda izleyiciyle buluşacak. Festival biletleri ise Biletix üzerinden satışa sunuldu. Bu yıl Araftan Çıkmak temasıyla düzenlenen festivalde dünyanın 33 ülkesinden direnen, ilham veren ve dayanışan kadınların hikâyelerini anlatan yapımlar yer alıyor.
Festivalde yarın 10.30’da CerModern’de gösterilecek ilk film, bu yıl Berlin Film Festivali’nde ana yarışmada yer alan, esiri olduğumuz teknolojinin duygusal ihtiyaçlarımızı ne kadar karşılayabileceği sorusuna cevap arayan Maria Schrader imzalı Tam Sana Göreyim/I’m Your Man.
12.00’da Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde Genç Cadı Ödülü’nün sahibi Ahsen Eroğlu’nun başrolde olduğu Aylin filminin gösteriminin ardından, Bilge Olgaç Başarı Ödülü sahibi Ekin Fil’in müziklerini yaptığı Kaygı filmi sinemaseverlerle buluşacak. Film sonrasında Ekin Fil ve Kaygı filminin yönetmeni Ceylan Özgün Özçelik “Filmde Yönetmen-Müzisyen İlişkisi” başlıklı bir söyleşi gerçekleştirecekler.
Ayça Damgacı’nın, Tümay Göktepe ile birlikte çektiği, 87 yaşındaki Batı Trakya göçmeni babası İsmet Damgacı’nın doğduğu ve zorunlu göç nedeniyle ayrıldığı toprakları tekrar ziyaret edişini odağına alan Patrida 13.00’da, Chloé Mazlo’nun ustası olduğu animasyonu da işin içine kattığı, mutlu hayatları 1975’te Lübnan’da iç savaşın patlamasıyla altüst olan bir aileyi büyükannesinin hayatından aldığı ilhamla anlattığı filmi Lübnan Semaları/Skies of Lebanon 15.00’da CerModern’de gösterilecek. Bu iki filmin ardından saat 17.00’de Chloé Mazlo ve Ayça Damgacı’nın katılımıyla gerçekleşecek “Kadınların Hafızası” paneli ise 17.00’da yine CerModern’de.
Nisan Dağ’ın senaryosunu yazıp yönettiği, Fehmi’nin İstanbul’un yoksul bir semtinde geçen, rap ve bağımlılığın iç içe olduğu hikâyesini anlattığı, film için yapılmış müzikleriyle de öne çıkan Bir Nefes Daha/When I’m Done Dying 19.00’da CerModern’de gösterilecek. Doğduğu şehir Ankara’da filminin Türkiye prömiyerini yapacak Nisan Dağ ile filmin başrol oyuncusu Hayal Köseoğlu film gösterimi sonrasında izleyicilerin sorularını yanıtlayacak.
Kadınların Amerikası seçkisinde yer alan Emerald Fennell’ın iddialı bir öğrenci olduğu okulu bırakıp kendini tecavüze uğrayan arkadaşının intikamını almaya adayan Cassandra’yı anlattığı, En İyi Orijinal Senaryo Oscarını kazanan ve feminist çevrelerde tartışmalara sebep olan filmi Yetenekli Genç Kadın/Promising Young Woman 15.00’da, Kitty Green’in bir film şirketinde yönetici asistanı olarak çalışan Jane’in bir gününe odaklanan, #MeToo’ya içeriden bir bakış sunan Asistan/The Assistant 19.00’da Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde izleyicilerle buluşacak.
16.00’da ise Bilge Olgaç Başarı Ödülleri sahipleri Ayta Sözeri ve Demet Evgar’ın rol aldığı Aile Arasında filmi Ayta Sözeri’nin katılımıyla Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde ücretsiz olarak gösterilecek.
Festivalin çevrimiçi gösterimleri devam ediyor!
Nunzia De Stefano imzalı Nevia ve Sofía Rocha’nın dünya prömiyerini festivalde yapan filmi Sokaklara/Street Out 5 Haziran’a kadar, Amanda Kernell imzalı Kış Tatili/Charter ile Farah Nabulsi’nin Bafta Ödüllü, Oscar adayı kısa filmi Hediye/The Present 6 Haziran’a kadar Festivalscope üzerinden erişime açık olacak.
Festival Biletleri
Festivalin biletleri çevrimiçi gösterim platformu Festivalscope üzerinden satışa sunuluyor. Her film programda belirlenen gün ve saatte gösterime açılacak, üç gün boyunca gösterimde kalacak. Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi ve CerModern’in kapalı salonunda yapılacak gösterimlerinin biletleri Biletix üzerinden satışa sunuldu.
Bilet fiyatları
4-11 Haziran tarihleri arasında yapılacak fiziki gösterimlerin biletleri Biletix üzerinden alınabilecek. Bilet Fiyatları: öğrenci 12 TL, tam 20 TL.
Kundura Sinema’nın çevrimiçi izleme platformu Kundurama‘nın yeni seçkisi “Rüyanın Öte Yakası” yayında.
New York merkezli bağımsız film platformu Kinescope’un kurucusu yazar Pawel Wieszczecinski’nin küratörlüğünde hazırlanan seçkide izleyicinin hafızasını, zihnini ve duygularını harekete geçirmeye hazır, ikisi kısa 3 film gösterilecek.
İngiliz yönetmen ikili Daniel & Clara’nın 2019 yapımı belgeselleri “Notes From A Journey / Bir Yolculuktan Notlar” bizi duyularımızı açmaya davet ederken; Hindistanlı genç yönetmen Payal Kapadia’nın rüyalardan beslenen ödüllü kısa filmleri de izleyiciyi geçmiş zaman masallarını andıran spiritüel bir dünyanın içine çekecek.
“Rüyanın Öte Yakası” seçkisi 19 Temmuz’a dek Kundurama‘da Türkçe altyazılı ve ücretsiz izlenebilecek.
Hollywood Yabancı Basın Birliği tarafından belirlenen ve genellikle Oscar ödüllerinin habercisi olarak nitelendirilen Altın Küre Ödülleri, dün gece 78. kez sahiplerini buldu.
Covid-19 nedeniyle ilk kez sanal ortamda ödüllerin dağıtıldığı programı Tina Fey ve Amy Poehler sundu.
Nomadland filmiyle drama dalında en iyi film ödülünü ve aynı filmle en iyi yönetmen ödülünü kazanan Chloé Zhao, Altın Küre kazanan Asya kökenli ilk kadın olarak tarihe geçti.
Gecede Rosamund Pike’ın tuhaf elbisesi ile Jodie Foster’ın online bağlantıda pijamayla ödül alması çok konuşuldu.
Törende Cecil B.deMille Özel Ödülü alan Jane Fonda da konuşmasıyla törene damga vurdu. Fonda “Hikayeler kalbimizi ve fikirlerimizi değiştirebilir. Birbirimizi yeni bir ışığın altında görmemize yardım eder, empati yapmamızı, birbirimizi tanımamızı sağlar. Bütün farklılıklara rağmen hepimiz insanız” dedi. Fonda konuşmasında, Hollywood’a herkesin hikayesinin görülür ve duyulur olması için bir şans verilmesi çağrısında bulundu. Sinema endüstrisinin görmekten ve duymaktan korktuğu bazı hikayeler olduğunu da hatırlatan Fonda, bazılarının duyulması için çaba harcandığını, bazılarının da seslerinin kısıldığını anlattı.
Nomadland ve Soul son zamanlarda izlediğim ve beni etkileyen filmlerdi, ödül almalarına çok sevindim. Borat’ı merak ettim, izleyeceğim. Minari de izlenmeli. Bir de I Care a Lot’u merak ediyorum.
Aday filmlerden Sound of Metal’i ve News of the World’ü merak ediyorum.
78. ALTIN KÜRE ÖDÜLLERİ’Nİ KAZANAN FİLMLER
Drama Dalında En İyi Film: Nomadland
En İyi Yönetmen: Chloé Zhao (Nomadland)
Müzikal/Komedi Dalında En İyi Film: Borat Subsequent Moviefilm
En İyi Yabancı Film: Minari
En İyi Animasyon Filmi: Soul
En İyi Senaryo: Aaron Sorkin (The Trial of the Chicago 7)
En İyi Film Müziği: Soul (Trent Reznor, Atticus Ross, Jon Batiste)
Drama Dalında En İyi Kadın Oyuncu: Andra Day (The United States vs. Billie Holiday)
Drama Dalında En İyi Erkek Oyuncu: Chadwick Boseman (Ma Rainey’s Black Bottom)
Müzikal/Komedi Dalında En İyi Kadın Oyuncu: Rosamund Pike (I Care A Lot)
Müzikal/Komedi Dalında En İyi Erkek Oyuncu: Sacha Baron Cohen (Borat Subsequent Moviefilm)
78. ALTIN KÜRE ÖDÜLLERİ KAZANAN DİZİLER
Drama Dalında En İyi TV Dizisi: The Crown
En İyi Mini Dizi ya da TV Filmi: The Queen’s Gambit
Müzikal veya Komedi Dalında En İyi TV Dizisi: Schitt’s Creek
Drama Dalında En İyi Kadın Oyuncu: Emma Corrin, The Crown
Drama Dalında En İyi Erkek Oyuncu: Josh O’Connor, The Crown
Mini Dizi ya da TV Filmi Dalında En İyi Kadın Oyuncu: Anya Taylor-Joy, The Queen’s Gambit
Mini Dizi ya da TV Filmi Dalında En İyi Erkek Oyuncu: Mark Ruffalo, I Know This Much Is True
Müzikal veya Komedi Dalı’nda En İyi Kadın Oyuncu: Catherine O’Hara, Schitt’s Creek
Müzikal veya Komedi Dalı’nda En İyi Erkek Oyuncu: Jason Sudeikis, Ted Lasso
SİYAD üyelerinin 2020 yılında Türkiye’de sinemalarda gösterilen tüm yerli yapım filmler üzerinden yaptığı oylama sonucunda En İyi Film başta olmak üzere 11 dalda beşer aday belirlendi.
Belgesel, kısa film ve fantastik film dallarındaki SİYAD ödülleri adayları önümüzdeki günlerde belirlenecek.
Tüm dallarda 53. SİYAD Türkiye Sineması Ödülleri’ni kazananlar ise SİYAD üyelerinin yapacağı ikinci tur oylamanın ardından Mart ayında yapılacak törende açıklanacak.